2020 öncesinde tüm Dünya’nın parasının yüzde seksen beşine hükmedenler,2020 yılından sonra da kalan yüzde on beş kısım olan parayı kullanmamıza da hükmetmek istiyorlar. Bu da Dünya yönetiminin değişiminde yeni bir başlangıç olacağını ve eğitimden, ticarete, turizmden, Parasal sisteme, toplumsal ilişkilerden, iklim ve çevre değişimlerine kadar her şey de yeni düzenin YENİ NORMAL kurallarını hakim kılarak sömürü sistemlerini devam ettirmek isteyenler için bir başlangıç yılı olacaktır.
Resesyon, Enflasyon,Kıtlık ve İsyan
Tanrıyı kıyamete zorlayarak kıyameti getirmeye programlanmış şeytanın hizmetkarları, Resesyon, Enflasyon,Kıtlık ve İsyan sürecini tamamlamak için,Avrupa,ABD,Arap Ülkeleri velhasıl tüm Dünya’da ekonomik darlık ,sosyal olumsuzluklar ve Korona benzeri virüs bahanesi ve marifetleriyle iş yerlerine kilit vurdurup,işsiz bırakılan, eve kapatılan insanları ,belirledikleri sona götürecek tuzağa çekmek için kitle hareketleri başlatmak istemektedirler. İsyan mevsimi en geç, Eylül ayından itibaren ikinci aşamasına geçmesi için hazırlıkları yapmaktadırlar.
Ne yazık ki, Protesto gösterilerini kısa bir süre içersin de Dünya’nın bir çok bölgesin de en üst seviyeye çıkaracak alt yapı oluşturmuş,hazırlıklar yapılmış durumdadırlar,isterlerse adalet,özgürlüğü bahane ederler isterlerse de “nefes alamıyorum” George FLOYD ismini bahane edilerek işaret fişeği ateşlenecektir.
Amerika’daki bu gösterilerin tetikleyici olmasının ihtimali vardır, filmin fragmanı devreye konmuştur,bu bir adalet arayışı veya ırkçılığa karşı mücadele değil İSYAN tiyatrosunun açılış sahnesidir, bu isyanın Avrupa ülkelerine de yayılmış olması organize bir hareket olduğunun da ispatıdır.ABD toplumunu yüz karalarından olan siyah-Beyaz ırkçılk bahanesi kullanmış ve insanları sokağa dökmeyi başarmışlardır. Dünya’nın her bölgesinde Arap BAHARI gibi, küreselcilere ve yeni düzenin sancılarından oluşacak olumsuzluklara karşı bir sosyal PATLAMALAR söz konusudur. Bu kontrollü ön görüle bilinir, bir sosyal isyan hareketi olacaktır.
Yönlendirmeler yapılmakla beraber yoksulluğun, yılgınlığın, sosyal statü kayıplarının kitlelere sirayet edeceğinden dolayı bu İSYAN gösterilerine müsaade edecek ve insanlığı götürmek istedikleri, Distopik bir toplum otoriter – totaliter bir devlet modeli ya da benzer bir başka baskıcı sistem altında karakterize edilecek olan sistemin yolunda yapılan kitle hareketlerini YENİ YAPTIRIMLAR İÇİN gerekçe göstereceklerdir.
Rusya’nın 1989 da bölündüğü gibi ABD’de bölünerek dağılacaktır, verilen en uzun TARİH 2035 yılıdır. 23 milyon kilometrekare ile muhteşem bir imparatorluk olan Osmanlı yıkıldıktan sonra,Osmanlı toprakları üzerinde 64 ayrı devlet kurulmuştur. Dünyada şuan 200 devlet olduğuna göre, Osmanlı imparatorluğu Dünya ülkelerinin %32 ‘sini yöneten muazzam bir devlet iken dağılmıştır, hiç bir devlete yenilmez ve dağılmaz olarak bakmamak gerekmektedir.
Kurulması da dahil hiç bir döneminde adalet üzere olmayan,zulüm,vahşet,hırsızlık ve kandan beslenen ABD’nin, Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye kadar geleceğinin de olmayacağını umuyor ve diliyoruz.
2021 yılından itibaren Ülkelerde silahlı çatışmalar, yoksulluk, işsizlik, virüs salgınlarına bağlı olarak korku ve panik hareketleri başlayacaktır. Bu bir kehanet değildir, OLASILIKLAR üzerinden değerlendirir isek, Dünya’da para sisteminin değişeceği ve yeniden 3. PAYLAŞIM mücadelesinin sonucu olacaktır. Paylaşımın dışarıya yansıyan filmin frağman ismi ise “Küreselciler ve Ulusalcıların savaşı” olacaktır.Geçmiş tarihlerde Paylaşımlar Dünya savaşları olarak tanımlanıyor Konvansiyonel ve Nükleer silahlar üzerinden yapılıyordu. Şimdi de Kimyasal silah Virüsler, salgınlar ekonomik komplolar ve toprak işgali değil zihin işgali üzerinden olacaktır.
Ulusal devlet ve halklarının eski sistemin iptalin de ve yeni efendilerini kabul de kitlesel tepki göstereceği gün gibi aşikardır. Kitleler her ne kadar sosyal medya, Facebook, Twitter, Acun, YouTube, İnstagram, tiktok, netflix dizileri, G5,G6 gibi teknolojinin marifetleri ile uyuşturulsa bile, belirli bir tepki ortaya koyacaklardır. İşte bu tepkiyi de kendileri organize ederek Ulusal devletleri daha zora sokmasına sebep olacak şekilde provokatörler vasıtasıyla kontrollü olarak sahne almasını sağlayacaklardır.
Konumuz kitlesel tepki, İsyan Mevsimi olduğundan dolayı şimdi soralım, peki biz bu insanlığı köle haline getirip kendilerini de insanların yeni efendisi hatta yeni ilahi yapmak isteyenlere karşı ne yapmamız lazım diye soracak olursak.
Öncelikle safımızı seçmek için tarafları öğrenmeye çaba göstermemiz gerekiyor. Sosyal medya bağımlılığına ve uyuşturucu hükmümdeki programlara karşı direnç geliştirmemiz ve örgütlü hareket etmemiz gerekecektir. Karşımızda ki güç denilen vampirlerin elleri ne kadar güçlü görünse de, galip olacak olanın HAK tan yana olanlardır yani HAK’kın galip geleceğine şeksiz şüphesiz inanmamız gerekmektedir. Her ne olursa olsun, Lucifer hizmetkarlarına karşı mücadele vermekte olduğumuzu ve insanlık var olduğundan bu yana ta ki kıyamete kadar da var olacağını bilmemiz, kabul etmemiz gerekmektedir.
Bu gün görmekteyiz ki bir laboratuvar Virüs marifetiyle de olsa, bütün dünyayı idare etmek gayretinde olan, hükümetler deviren, devletler kuran, dilediğini öldürüp, dilediğini yaşatan (!) güçler dediğimiz devletler ne kadar acziyet içinde kalmış ve sıradan talepleri dahi karşılayamaz hale gelmişlerdir.
Müslümanım diyenlerin ve ahiret inancı sağlam olanların tek seçeneği, HAK için mücadele etmekten geçer; Gaye İbrahim olmaktır, tevhidi haykırmak ve Hak yoluna dikilen tüm engelleri elde tevhid baltası ile yerle yeksan etmektir. Mücadeleden galip çıkmak hedefimizdir amma ve Lakin, asıl gayemiz elbette İbrahim’i yakan ateşe su taşıyan karınca misali, HAK’kın yanında yer almak olacaktır.
Mustafa Hakkı SEZGİN/ Türkiye Postası Gazetesi /Genel Yayın Yönetmeni