Aylardır milletin canına ot tıkadınız. Bir gün Çin modeli ekonomi, Bir gün Türk modeli ekonomi, bir başka gün yurtdışı baskısı, bir başka güne baskı yok içte manipülasyon var dediniz durdunuz. Bir başka gün düşük faiz, yüksek kur kalkınma modeli.
Be kardeşim ne yaparsan yap, mutfaktaki yangını durdur. Yoksa bu yangın senide yakar beni de. Yazık ediyorsunuz 20 yıllık emeğinize. Milletin canı burnunda, çıkın millete olanı biteni anlatın. Bize güvenin demek tencereyi kaynatmıyor. Bu millet bu filmleri daha önce çok gördü. Doları olanlar zarar edecek. Dolarlarınızı satın bize güvenin dediniz. İşte satanların ahvali ortada. Yandı keten helvası. Bir ülkede güven esastır. Vatandaşın güvenini kaybetmeyin.
Vatandaş bu güne kadar size güvendi. İcraatlar gösteriyor ki artık güvenmiyor. Milyar dolarlarını ve altınlarını yastığının altına inanıyor ama size inanmıyor. İnanmasını istiyorsanız bu memleketi Dolar-Faiz-enflasyon sarmalından (belasından) kurtarın. Bu ucu açık köşeli, yani ayakları yere basmayan söylemlerinizden vazgeçin. Millete dürüst ve samimi olun. Kurumları ehliyetli ve liyakatli insanlara verin. Kayıt dışı ekonomiyi durdurun, tasarruf tedbirleri ile vatandaşa yaklaşın ve hissettirin. İstihdamı arttırın ve insan göçünü durdurun ve şeffaf olun. Bakın bu millet sizi onun bunun kapısından nasıl kurtarıyor. 2-3 milyar dolar için sizi onun bunun kapısına gönderiyor mu?
Yerer artık bu paraya dayalı ekonomiden çıkın, üretime dayalı ekonomiye geçin.
Bunları vatandaşa anlatın. Vatandaş ülkesinde neler oluyor, neler bitiyor bilsin. Ayağını yorganına göre uzatsın. Bu millet realitelere karşı güçlüdür.
Cumhurbaşkanı ekonomik zirve toplantısı yapıyor, net açıklama yok. Maliye bakanı İş insanları ile toplantı yapıyor. Net ve şeffaf açıklama yok.
“Bize güvenin, bitersek önce ben biterim” diyor.
Sayın bakanın bitmesi milleti bağlamaz. Kaldı ki o makam ve göreve sen bitirmek için değil var etmek için geldin. Hep aynı sebeplerle farklı sonuçlar alınmaz. Ülkenin neden fakirleştiğinin, parasının neden pul olduğunun sebepleri araştırılmalı. Artık yeter ve vazgeçin bu paraya ve ithalata dayalı ekonomi ile kalınma modelinden. Geçin üretim ve ihracat modeline. Bedeli de neyse açıklayın millete. Ama yeter ki samimi olsun. Hak etmediğimiz yaşamı veya hak ettiğimiz yaşamı bu millete anlatın. Borç yiyenin kesesinden yediğini, artık ekonomik bağımsızlığımızı haykırmanın zamanı geldiğini söyleyin. Acıda olsa ilaç misali bir süre sonra şifa olur. Sizde bu zilletten millette bu mihmetten kurtulsun yeter ki.
Gayemiz köşkler, saraylar, markalar değil. Millet ,Devlet, Bayrak olsun. İnanınki bu millet asildir ve bunları aşar.
Ekonomik özgürlüklerde buluşmak üzere…
Hoşçakalın.
Ahmet AL
15.ARALIK .2021