Metropol şehrinin tam göbeğinde Beşiktaş ‘ta bir halk otobüsü durağa dalıyor. Bir ölü 13 kişi yaralı ölenlere Allah rahmet etsin ama işin enteresanı otobüsün şoföründe adam kazadan sonra direksiyondan iniyor; elinde bıçak öldürdüğü yetmemiş gibi birde, bir vatandaşı yaralıyor ve denize atlıyor. Rüyamı sandınız; hayır, hayır gerçeğin ta kendisi sonrası daha garip şoför efendi taksirli yaralama ve kasten yaralamadan sabıkalı çıkıyor. Allah aşkına canımızı nasıl teslim edeceğiz. Bu taksicilere, halk otobüslerine, minibüslere, okul servislerine, nerde bu taşıma sektörünün dernekleri, nerde bu vakıflar, nerde bu sektöre bakan belediye birimleri, nerde o devleti tehdit eden taksiciler, dernek başkanları, neden toplu taşıma da çalışan şoförleri psikolojik ve ruhsal sağlık kontrolünden geçirmiyorlar, neden sabıka kaydına bakmıyorlar, neden hizmet içi eğitim vererek eğitmiyorlar.
Üç kuruşluk bir zam için, taksicileri, minibüsleri yollara döküp dünyayı kopartırken, insan hayatının sizin için önemi yok mu?
Vatandaş ne zaman korkusuz, güven ve huzur içinde yolculuk yapacak. Ne zaman istediği taksiye, istediği yere huzurla gidecek. Tüm kurum ve kuruluşları hizmete davet ediyor. Görevini layıkı ile yapan ve vatandaştan sevgi ve saygısını esirgemeyen azınlık şoför arkadaşları da bu tespitler dışında tutarak gayretlerinin devamını diliyorum.
Türkiye Postası Gazetesi
Ahmet AL