Güya 21. Yüzyıldayız, milenyum çağındayız ve her işimiz bilgisayarlar üzerinden hallediliyor!
Vay efendim vay!
Bugün tekrar anladım ki bürokratik işlemlerde değişen hiçbir şey yok! Hatta aksine daha da gerilemişiz! Eskiden bu konuda daha iyi olduğumuzu tecrübelerime binaen açıkça söyleyebilirim.
Şöyle izah edeyim:
Malum, on iki gün önce bir evladımız oldu. İnternetten okuduğum haberlerde yeni doğan bebeğin kimlik kartının otomatik olarak adresine geleceği ta geçen seneden yazılmıştı. Hatta hastane çıkışında doğum raporunu tanzim eden yetkiliye sorduğumda çocuğun bilgilerinin nüfus sistemine otomatik olarak düştüğünü söylemişti. Düne kadar sabırla bekledim ama kimlik kartı ile ilgili herhangi bir mesaj bile gelmedi.
Neyse ben de bu konuyu en iyi yaşayan bilir diye düşünüp geçen ay bebekleri olan farklı iki tanıdık aileye sordum. Onların verdiği bilgiler sonucu Nüfus Müdürlüğüne gidip kimlik kartını kendim çıkartmam gerektiğini anladım.
Bugün, işyerimden izin alıp Nüfus Müdürlüğüne gittim. Sıramatikten sıramı alıp beklemeye başladım. Elimdeki kâğıtta 805 rakamı yazıyordu ama memurların masalarındaki göstergelerde 101, 462, 642, 802 gibi farklı rakamlar görünüyordu. Yaklaşık kırk dakika bekledim. Bütün numaralar değişirken benim kâğıtta yazılı 805 rakamına yakın olan 802 göstergesi hiç değişmedi. Dayanamayıp herkesin duyacağı bir şekilde memurlara “Bu rakamlar neye göre değişiyor?” diye sorunca “Efendim, yoğunluğa göre sistem otomatik atıyor rakamları,” cevabını aldım. Sistemsel bir sıkıntı olduğunu söyleyip beni hemen bir masaya aldılar ve işleme başladık.
Doğum raporunu memur hanıma uzattım. Şöyle bir baktı. “Bu rapor biraz silik çıkmış; durun bizim sistemden yenisini çıkarayım,” deyince şok oldum!
Yahu arkadaş; madem bu rapor sisteminizde var, beni neden oraya kadar getirtip bir de üstüne sırada bekletiyorsunuz?
Ayrıca doğum raporu zaten elektronik imzalı. Bebeğin anne adı, baba adı, nerede doğduğu, doğumu hangi doktorun yaptırdığı vs. her tür bilgi o raporda mevcut. Sisteme otomatik düşen bu rapora binaen bebeğin kimliğini adresine göndersenize! Hem zaten kimlik kartını bile vermiyorsunuz. Sadece geçici kimlik belgesi adı altında bir A4 kâğıdını verip gönderiyorsunuz. Tam bir hezeyan!
Şimdi diyeceksiniz; bebeğin ismini nereden bilecekler? Raporunda yazmıyor ki? O yüzden senin Nüfus Müdürlüğüne gitmen gerekiyor.
Tamam, haklısınız ama bebeğin ismi hastane raporunda geçse olmaz mı yani? Hazır anne ve babası bir arada iken hastane raporunu tanzim eden yetkililer ikisinden de imza alarak bebeğin raporuna ismini gayet kolaylıkla işleyebilirler. Hem Nüfus Müdürlüğünün hem de vatandaşın işi kolaylaşmış olur. Hem ayrıca Nüfus Müdürlüğüne giden baba oradaki memura çocuğumun ismi şu olacak diyor ve memur o ismi kimlik kartına işliyor. Peki, anne o ismi istemiyorsa? O zaman ne olacak? Annenin rızası bu konuda önemli değil mi? Ebeveynlerin aynı anda orada hazır bulunmaları gerekmez mi? Neden bu işlemler hastanede yapılmaz ki? Hastaneler resmi kurum değil mi?
Neyse bebeğin geçici kimlik belgesini alıp bu defa da doğum yardımı alabilmek için Aile Sosyal Politikalar Müdürlüğüne gittim. Burası da ayrı bir hezeyan!
İlgili odayı bulup bebeğin geçici kimlik belgesini uzattım. Benden kimlik ve telefon numaramı isteyip bilgisayara işledi. “İşleminiz tamam, bir buçuk ay sonra annesinin hesabına para yatacak, gidip PTT şubesinden çekecek,” dedi. Bütün işlem buymuş yani!
Bebek için ödenecek 600 TL yardım parası, T.C. kimlik numarası üzerinden annesinin adına PTT’ye yatırılıyormuş ama bebeğin geçici kimlik belgesini görmeden işlem yapmıyorlarmış!..
Yahu arkadaş, bu çocuk tek başına dünyaya gelmedi ha! Onu birinin doğurmuş olması lazım!
Doğumu yapan anne! Parayı alacak kişi anne! Paranın yatırılacağı kimlik numarası anneye ait! Doğum raporu da sistemde var zaten ve siz bunlara rağmen bebeğin kimlik belgesini ayağınıza kadar getirmemizi istiyor ve babanın(!) kimlik numarası ile telefonunu sisteme giriyorsunuz ardından “işleminiz bu kadar,” deyip gönderiyorsunuz! Tuhaf, vallahi tuhaf! Bu işlerden bir şey anlayan varsa bir adım beri gelsin!
Ayrıca babaya olan bu güvensizlik nedir yahu? Sanırsın ki baba, verecekleri o 600 TL’yi alıp yurtdışına kaçacak! Bu kadar saçmalıklarla dolu bürokrasiye sinirlenmemek elde değil!
Şimdi eskiye dönelim…
Eskiden, çocuğu olan kişi; Nüfus Müdürlüğüne gider, normal sıraya girer, doğum raporunu memura uzatır, memur çocuğun kaydını yapınca iki masa ileride kimlik kartı basılır ve baba o kartı cebine koyup evinin yolunu tutardı.
Doğum parası mı? Baba, benim gibi memur ise: doğum raporunu kurumundaki mutemede verirdi ve ilk maaşta doğum yardımı yatırılırdı. Her şey bu kadar basitti!
Şimdi soruyorum; eskiden mi bürokratik işler kolaydı, şimdi mi kolay?
Gittikçe gerilemişiz bence !
Bizler ülkemizi seven insanlarız ama görüyorum ki her şey sevmekle olmuyor; özveri gerekiyor.
Allah sonumuzu hayır eylesin inşallah!
Mustafa GÜL (01.10.2019)