İsrail’in kuruluşunun 70. yıldönümü olan 14 Mayıs tarihinde, ABD’nin büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınacağı açıklandı
İsrail’in bağımsızlık günü olarak kutladığı 14 Mayıs, İsrail tarafından zorunlu GÖÇE maruz bırakılan ve topraklarından uzaklaştırılan Filistin’liler tarafından NAKBE (felaket)günü olarak kabul edilip anılıyor. Nakbe gününde 418 köyü etnik temizliğe maruz bırakıldı ve böylelikle nufüsun üçte ikisi yerlerinden edildi.Büyük elçiliğin taşınması ile ilgili adım atıldığında işgalci ve çocuk katili İsrail statüsünde hiçbir değişiklik olmayacak ve ABD İsrail’e Meşruiyet kazandıramayacaktır.
“Genel Kurul, (…)
Kutsal Kudüs Kenti’nin özel statüsünü, özellikle de BM kararlarında belirtildiği üzere kentin ruhani, dini ve kültürel boyutlarının korunma ihtiyacını göz önünde bulundurarak,
Kudüs’ün nihai statüsüne BM kararları çerçevesinde yürütülecek müzakereler sonucunda karar verilmesi gerektiğini vurgulayarak; Kutsal Kudüs Kenti’nin statüsünü, karakterini veya demografik yapısını değiştirme niyetindeki kararların yasal bir etkisi olmadığını, geçersiz olduğunu ve Güvenlik Konseyi’nin kararları doğrultusunda iptal edilmesi gerektiğini tekrar tasdik ederek,Tüm devletleri BMGK’nın 478 sayılı kararı uyarınca Kudüs’te diplomatik misyon kurmaktan kaçınmaya davet eder. Tüm devletlerin BMGK’nın Kutsal Kudüs Kenti kararlarına uygun hareket etmesini ve bu kararlara aykırı bir eylem veya önlemi tanımamasını talep eder;
Sahada iki devletli çözümü tehlikeye atan negatif trendlerin geri çevrilmesi ile vakit kaybetmeden, Orta Doğu’da Birleşmiş Milletler kararları ve toprak hakkı da dahil olmak üzere Madrid şartnamesini, Arap Barış İnisiyatifi’ni ve Orta Doğu Dörtlüsü Yol Haritası’nı temel alan kapsamlı, adil ve kalıcı bir barışa ulaşmayı hedefleyen uluslararası ve bölgesel çabaların hızlandırılmasına yönelik çağrısını tekrar eder;
Onuncu acil özel oturumu geçici olarak sonlandırmaya ve Genel Kurul Başkanı’na üye devletlerin talebi doğrultusunda oturumu devam ettirme yetkisi verme kararı alır.
Bilmiyoruz anlatmaya gerek var mı ABD yine kovboy zihniyeti ile hareket ediyor.Silahı erken çeken güçlü olan hızlı olan HAKLI DIR zannediyor.İsrail ise 1947 yılından bu yan BM aldığı kararlara uymadı
Birleşmiş Milletler ise İsrail’in Güvenlik Konseyi’nin işgal altındaki Filistin topraklarında yerleşim yerleri inşa etmesine son vermesini öngören tasarıyı dikkate almadığını bir çok kere açıkladı ve bu tür girişimlerin uluslararası hukukun açıkça ihlal edilmesi anlamına geldiğini söyledi. İsrail’in bu tür eylemlerinin barışın önündeki en büyük engellerden biri olduğunun zorunda kaldı.
Bir çok alanda ülkelerin nefretini kazanan Emperyalist kan emici ABD ve İsrail yanlarında; Menfaatlari uğruna;işbirliği yapan yöneticiler dışında ve korku belasına, görünenlerin haricinde kimseyi bulamayacaklardır. En büyük terörist ülke olan ABD’nin başkanı İsrail’in palyaçosu Trump kendi sonu ile birlikte İsrail’in de sonunu hazırlamaktadır.
MUSTAFA HAKKI SEZGİN